Sunuş

Muhterem Okuyucularımız;

Dilimiz, kalbimizin tercümanı… Kalbimizde bizim açımızdan gizli kalmış olan her türlü duygu, düşünce ve şuuraltı meyillerimiz, dilimiz ve davranışlarımızla gün yüzüne çıkıyor. Bazen farkında olmadan ağzımızdan çıkıveren bir söz:

“-Bunu, ben mi söyledim?” dedirtiyor.

Dil, ufacık bir et parçası… Ama o kadar kudretli ve tehlikeli ki, ilâhî hikmet, onu, önce otuz iki dişle, sonra da iki dudakla frenlemiş. Buna rağmen zapt edilemeyen dil, bütün bu barikatları aşarak yılan gibi muhatabını sokabiliyor. Dünyada birçok yaralar tedavi ediliyor ve zamanla iyileşiyor, fakat dil yarası kolay kolay kapanmıyor.

Dîvân Edebiyatı’nda, kalbin bir adı da “dil”… Demek ki, kalb ile dil, aynîleşebiliyor. Dil, kalbi; kalb de dili temsil ediyor. Dolayısıyla kalbine sahip çıkan dilini, dilini kontrol eden de kalbini zabt u rabt altına alabiliyor.

Rahmeti sonsuz Rabbimiz, dile dökülmeyen, sadece kalpte kalan günahları affedebiliyor. Ama dile dökülerek gündeme gelen veya ameller hâlinde ete-kemiğe bürünen düşünce ve duygular, artık amel defterine kaydediliyor. O büyük günde açılmak üzere…

İnsanın amellerini kontrol etmesi mümkün, belki dilini bile koruması kolay… Ya kalbini… Ondaki menfî duygu, düşünce ve meyilleri… Bunun için de sık sık niyaz etmek gerekiyor:

“Rabbimiz! Bizi ve bizden önce gelip geçmiş mü’min kardeşlerimizi bağışla! Kalplerimizde, mü’minlere karşı hiçbir kin bırakma! Rabbimiz! Şüphesiz sen çok şefkatli, çok merhametlisin!..” (el-Haşr, 10)

* * *

“Mü’minlerin Anneleri” adlı kitapçıklarımıza gösterdiğiniz ilgi sebebiyle minnet ve şükranlarımızı dile getirmek isteriz. Çok kısa bir zamanda, büyük bir teveccüh ile karşılaştık. İnşâallah, Rabbimiz, daha nice güzel eserlerde buluşmayı bizlere nasip eder.

* * *

Şebnem Takvimi hazırlıklarımız tamamlanmak üzere… İnşâallah, takvim vesilesiyle bir yıl boyunca, sizinle her gün görüşebilmek ümidiyle… Her sene, eksik ve hatalarımızı azaltıp doğru ve güzellikleri çoğaltmaya çalışıyoruz. Bu seneki takvimimizi de beğeneceğinizi umuyoruz.

Hep daha güzele ulaşmak ve arkamızda güzel izler bırakmak niyazıyla… Allâh’a emânet olunuz.