Sunuş

Muhterem Okuyucularımız;

İçinde Regâib ve Miraç Kandilleri bulunan Receb-i Şerîf’i geride bıraktık. Aynı şekilde “Her hikmetli işin kendisinde ayrıldığı” Beraat Gecesi’ni de idrâk ettik.

Artık Şâban ayının son günleri ve Ramazan-ı Şerîf’e gelmiş bulunuyoruz. “Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu da cehennem azabından kurtuluş” olan Ramazan ayı, inşâallah, hepimizi, Rabbimiz’e daha fazla yaklaştıracak hayır ve bereketleriyle gelir. Bu mübarek ayın kıymetini bilen, ondan gereği gibi istifade eden, Rabbinin rızâsına ererek günahlarından temizlenmiş bir şekilde, yüz akıyla bayrama kavuşan kullardan oluruz, inşâallah…

Biz de bu sayımızda, Ramazan deyince ilk aklımıza gelen, oruç, sadaka, teravih gibi konuların yanı sıra, özellikle “Îtikâf” üzerinde durmak istedik. Îtikâf, maalesef, gereği kadar bilinmeyen, unutulmaya yüz tutmuş sünnet-i seniyyelerden bir tanesi… Peygamber Efendimiz, hemen her yıl Ramazan ayını ve bunun son günlerini büyük bir ihtimam ve îtinâyla değerlendirmeye çalışmış. Hem oruç ve Kur’ân ile, hem teravih ve teheccüd ile, hem de Rabbi ile baş başa kalma niyetiyle çekildiği îtikâflarda…

Dergimizin yazıları arasında îtikâf ibadetinin fıkhî yönüne ve ehemmiyetine dâir pek çok tafsîlât bulacaksınız. Ayrıca yine Ramazan ayına mahsus, “fıtır sadakası” ve benzeri ibadetleri de hatırlatmak istedik.

Bu sayımızda, hatırlatmak istediğimiz bir konu da merhum Mûsâ Topbaş Efendimiz… Onun sohbetleri, hâtıraları, hayırlı eserleri ve mânevî mîrâsı, birçok müslümanın tekrar tekrar dönüp üzerinde düşünmesini, örnek almasını gerektirecek kadar çok ve çeşitli… Onlar, güzel insanlardı; İslâm’ın güzelliklerini şahıslarında sergileyerek yaşadılar, yaşanmasına vesile oldular. Rabbimiz, sayılarını artırsın. Bugün içinde yaşadığımız toplum, böyle örnek şahsiyetlere ne kadar muhtaç!..

Gerek eş seçimine dâir, gerekse Afrika’da yaşanmış hâtıraların nakledildiği yazıların, ikinci bölümlerini de yayınlıyoruz. Umuyoruz ki, bunlar da yine yüreklerinize seslenecek…

Hanımların dikkatini çekecek bir yazı da, bir kadın doğum doktoruyla yapılmış bir röportaj… Dr. Dilek Yağmur Hanımefendi, yirmi küsur yıllık bilgi ve tecrübelerine dayanarak “sezaryen ve normal doğum” hakkında mühim bilgiler veriyor.

Bu bereket ve hayır dolu mevsimin, ülkemizin ve dünya insanlarının dertlerine derman olmasını, zulüm ile kararan kalplerin yumuşamasına, günahla kirlenen vicdanların temizlenmesine vesile olmasını niyaz ediyoruz.

Ülkemizde bir kardeşlik iklimine girdik, giriyoruz. Daha az gözyaşı, daha az kan ve vahşet, daha çok şefkat ve merhamet ümid ve duâsıyla…

Gelecek sayıya kadar, Allâh’a emanet olunuz.

“Rabbimiz, bize Şâban ayını bereketli eyle ve bizi Ramazân’a kavuştur.” Âmin.