Peygamberimizin Dilinden İtaat

Peygamberle Münâkaşa Etmemek

Ebû Hureyre -radıyallâhu anh-’ten rivâyet edildiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:

“Herhangi bir konuyu size emredip yasaklamadığım sürece, siz de beni kendi hâlime bırakınız. Sizden önceki ümmetleri, çok suâl sormaları ve peygamberlerine karşı münakaşaya dalmaları helâk etti. Size herhangi bir şeyi yasakladığım zaman ondan kesinlikle sakınınız. Bir şeyi emrettiğimde de onu, gücünüz yettiği ölçüde yerine getiriniz.” (Buhârî, İ’tisâm, 2; Müslim, Hac, 412; Tirmizî, İlim, 17; Nesâî, Hac, 1; İbn-i Mâce, Mukaddime, 1)

 

Benden Sonra Fitneler Çıkacak

Ebû Necih İrbâz ibni Sâriye -radıyallâhu anh- şöyle dedi:

“Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bize çok tesirli bir öğüt verdi. Bu nasihatten dolayı kalpler ürperdi, gözler yaşardı. Bizler:

“-Ey Allâh’ın Rasûlü! Bu nasihat, sanki ayrılmak üzere olan birinin öğüdüne benziyor, öyleyse bize bir tavsiyede bulun.” dedik. Bunun üzerine:

“-Size, Allâh’a karşı takvâlı olmanızı, başınıza bir Habeşli köle bile yönetici olsa, onu dinleyip itaat etmenizi tavsiye ederim. Benden sonra sağ kalıp uzunca bir hayat sürenler, pek çok anlaşmazlıklar görecekler. O zaman sizin üzerinize gerekli olan, benim sünnetime ve doğru yolda olan Hulefâ-yı Râşidîn’in sünnetine sarılmanızdır. Bu sünnetlere sımsıkı sarılınız. Sonradan ortaya çıkarılmış bid’atlardan şiddetle kaçınınız. Çünkü her bid’at, sapıklıktır.” (Ebû Dâvud, Sünnet, 5; Tirmizî, İlim, 16; İbn-i Mâce, Mukaddime, 6)

 

Cennete Girmek İstemeyenler

Ebû Hüreyre -radıyallâhu anh-’ten rivâyet edildiğine göre, Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:

“-İstemeyenler dışında, ümmetimin tamamı cennete girer.” Bunun üzerine:

“-Ey Allâh’ın Rasûlü!.. Cennete girmeyi kim istemez ki?!”

Peygamber Efendimiz şöyle cevap verdi:

“Bana itaat edenler cennete girer, bana karşı gelenler cenneti istememiş demektir.” (Buhârî, İ’tisâm, 2)

 

Peygamber Seni Öpmemiş Olsaydı

Âbis ibni Rabîa şöyle dedi: Ben Ömer ibni Hattab’ın Hacerü’l-Esved’i öptüğünü gördüm. O esnada diyordu ki:

“-Ben senin taş olduğunu, bir fayda ve zarar vermeyeceğini biliyorum. Şâyet Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in seni öptüğünü görmeseydim, ben de öpmezdim.” (Buhârî, Hac, 50; Müslim, Hac, 251)

 

Peygambere İtaat, Allâh’a İtaattir

Ebû Hüreyre -radıyallâhu anh-’den rivâyet edildiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:

“Bana itaat eden, Allâh’a itaat etmiş, bana karşı gelen Allâh’a karşı gelmiş olur. Devlet başkanına itaat eden bana itaat etmiş, devlet başkanına karşı gelen bana karşı gelmiş olur.” (Buhârî, Cihad, 109; Müslim, İmâre, 32-33; Nesâî, Bey’ât, 27; İbn-i Mâce, Mukaddime, 1)

 

İtaat Etmek Üzere Biat

Ebu’l-Velid Ubâde ibni Sâmit -radıyallâhu anh- şöyle demiştir:

“Biz Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e zorlukta ve kolaylıkta, sevinçli ve kederli anlarda, başkaları bize tercih edildiği zamanlara kendisini dinleyip itaat etmeye, açıkça dinden çıktıklarını gösteren bir şey yapmadıkları sürece devleti yönetenlerin işlerine karışmamaya, nerede olursak olalım hakkı söyleyeceğimize ve Allah hakkı için hiçbir kınayıcının kınamasından korkmayacağımıza dâir bey’at ettik.” (Buhârî, Ahkâm, 42; Müslim, İmâre, 41; Nesâî, Bey’ât, 1-3; İbn-i Mâce, Cihad, 41)

 

Hanımların Biatı

Üseyd ibni Ebû Üseyd et-Tâbiî’nin, Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e biat etmiş kadınlardan birinden naklettiğine göre, o hanım sahabî şöyle demiştir:

“Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in iyi ve faydalı işlerde itaat konusunda bizden aldığı biat içinde, iyilikte kendine isyan etmeyeceğimiz, felâket ânında yüz tırmalamayacağımız, âh-vâh diye yaygara koparmayacağımız, yaka-paça yırtmayacağımız ve saç-baş yolmayacağımız sözü de vardı.” (Ebû Dâvud, Cenâiz, 25)

 

 

Gücünüz Yettiği Kadar

Abdullah ibni Ömer -radıyallâhu anhümâ- şöyle dedi:

“-Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e, sözünü dinleyip itaat etmek üzere bîat ettiğimiz zaman bize:

«-Gücünüz yettiği kadar!..» buyururdu.” (Buhârî, Ahkâm, 43; Müslim, İmâre, 90; Nesâî, Bey’at, 24)

 

Nelere ve Hangi Sırayla İtaat Edilecek

Muâz -radıyallâhu anh- şöyle dedi:

“Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem- beni (yönetici olarak Yemen’e) gönderdi ve şunları söyledi:

“Sen kitap ehli olan bir topluma gidiyorsun. Onları, Allah’tan başka bir ilâh olmadığına ve benim Allâh’ın Rasûlü olduğuma şâhitlik etmeye dâvet et. Eğer onlar, bu dâvete uyup itaat ederlerse, Allâh’ın kendilerine her gün ve gecede beş vakit namazı kesin olarak farz kıldığını bildir. Şâyet buna da itaat ederlerse, Allah Teâlâ’nın zenginlerinden alınıp fakirlerine verilmek üzere, kendilerine zekâtı mutlak sûrette farz kıldığını bildir. Buna da itaat edip uydukları takdirde, onların mallarının en gözde ve kıymetli olanlarını almaktan sakın. Mazlûmun bedduâsını almaktan da son derece çekin. Çünkü onun bedduâsı ile Allah arasında bir perde yoktur.” (Buhârî, Zekât, 41; Müslim, Îman, 29, 31; Ebû Dâvud, Zekât, 5)

 

“Ulu’l-Emr”e ve Halîfe’ye İtaat

Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:

“Ey îman edenler! Allâh’a itaat edin, Peygamber’e ve sizden olan idarecilere (ülü’l-emre) de itaat edin.” (en-Nisâ, 59)

* * *

Ebû Hureyre -radıyallâhu anh-’den rivâyet edildiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:

“İsrâiloğullarını peygamberler yönetirdi. Bir peygamber ölünce, yerine başka bir peygamber geçerdi. Fakat benden sonra peygamber gelmeyecek, birçok halife gelecektir.”

Bunun üzerine ashâb-ı kirâm:

“-Yâ Rasûlallâh! Bize bu konuda ne yapmamızı emredersin?” diye sordular.

Rasûl-i Ekrem -sallâllâhu aleyhi ve sellem- buyurdular:

“Halîfelere başa geçiş sırasına göre bîat edin. Sonra onlara karşı vazifenizi yapıp itaat edin. Onlar size karşı vazifelerini yapmazlarsa, Allah’tan size yardım etmesini isteyin. Zira size karşı vazifelerini yapıp yapmadıklarını Cenâb-ı Hak onlardan soracaktır.” (Buhârî, Enbiyâ, 50; Müslim, İmâre, 44; İbn-i Mâce, Cihad, 42)

* * *

Enes -radıyallâhu anh-’den rivâyet edildiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:

“Üzerinize tâyin edilen yönetici, başı kuru üzüm gibi siyah bir köle de olsa, sözünü dinleyip kendisine itaat ediniz.” (Buhârî, Ezân, 54, 56)

* * *

Abdullah ibni Abbas -radıyallâhu anhümâ-’dan rivâyet edildiğine göre Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:

“Devlet yöneticisinden hoşa gitmeyen bir şey göre kimse sabretsin. Zira kim devlet başkanına itaatten bir karış dışarı çıkarsa, Câhiliye devrinde ölmüş gibi ölür.” (Buhârî, Fiten, 2; Müslim, İmâre, 56)

 

İtaatin Ölçüsü

Abdullah ibni Ömer -radıyallâhu anhümâ-’dan rivâyet edildiğine göre, Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:

“Bir müslümanın, günah işlemesi emredilmediği sürece, sevdiği veya sevmediği bütün konularda devleti yöneten kimseye itaat etmesi şarttır. Bir günah işlemesi emredildiği zaman ise, ne dinler, ne de itaat eder.” (Buhârî, Ahkâm, 4; Müslim, İmâre, 38; Ebû Dâvud, Cihâd, 87; Tirmizî, Cihad, 29)

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle