Selam, besmele ve duâ ile…
Kıymetli Ayşenur Vural Hanımefendi;
Bolu F Tipi Cezaevi’nden yazıyorum. Bir vesîle ile Altınoluk isimli derginizi tanıma fırsatı buldum. Ve tâbi akabinde yine sizlerin Şebnem ve Sözola isimli dergilerinizin olduğu ve birbirinden kıymetli sayısız yayınlanmış kitaplarınızın bulunduğunu bu dergi sayesinde öğrenmiş oldum.
Mektubu size hitâben yazıyor olmamın sebebi ise; fikren ve mânen çok kıymetli kalemlere sahip olan bacılarımın çıkardığı Şebnem Dergisi’nin yedinci sayısında, istisnasız bütün yazıları çok beğendiğimi belirterek, hâssaten sizin yazmış olduğunuz yazının daha bir ilgimi çektiği, bende çok hoş tedâîler oluşturduğu ve isminizi yayın kurulunda görünce de, bir kişiyi muhâtap alarak yazmamın daha uygun olacağın düşünmemdir. Ve bu vesîle ile de sizleri tebrik etmek istedim. Bütün samimiyetimle söylüyorum, fikrî donanım olarak, kültür olarak, Ehl-i Sünnet mensubu olarak, Allah dostlarına muhabbet ve inandığınız değerlere bağlılık olarak, dergi kalitesi olarak ve daha birçok mevzuda, Türkiye’de ilk üçe rahatlıkla girebilecek bir dergisiniz. Allah ziyâde eylesin.
Sözü daha fazla uzatmadan ve yanlış anlaşılmadan asıl merâmıma gelmek istiyorum. Ülkenin içinde bulunduğu iktisâdî bunalımı ve bunun yayıncılığa getirdiği külfeti az çok tahmin edebiliyorum. O yüzden bir şey talep ederken insaflı davranılması gerektiği şuurundayım. Bunu bilmekle beraber yukarıda yazmış olduğum vasıflarınızın yanında bir güvencem de, sizlerin bu işi, asıl bir fikre ve bir dâvâya hizmet amacıyla yapıyor olmanız ve para kazanmanın ikinci planda kalıyor olduğunu görmem. Zaten eserlerinizde görülen fikrî ve mânevî keyfiyet bir yana, yayınlarınızın maddî olarak da kalitesi tartışılmaz. Bütün bunlara binâen sizlerden ricam, beni, Altınoluk Dergisi’ne abone yapmanız!.. Ve çok fazla olmayacaksa, Osman Nûri Topbaş Efendi’nin; “Osmanlı” isimli eseriyle, Sâdık Dânâ Bey’in; İslam Kahramanları 1-2-3. cilt eserlerini göndermeniz.
“Ya nasip!..” dedik yazdık. Takdir sizlerin. Takdiriniz ne olursa olsun, muhakkak ki saygı duyarım. Abone yapma veya kitap gönderme yönünde müsbet bir karar aldığınız takdirde, bir-iki satırla da olsa haber verirseniz, ben de buradan hâdisenin takipçisi olurum. Mâlum cezâevi şartlarında yaşıyoruz.
“Her şeye sahtesinin musallat olduğu” bir devirde, “olmadığı mânânın mâliki görünme” derdinde olan ve “fethedilmiş alanlarda fâtihçilik oynayan”lara mukabil, siz bacılarımı ve değerli ağabeyleri saygı ve sevgi ile selamlar, çalışmalarınızda ve yayın hayatınızda başarılar dilerim. Sağlık, sıhhat ve âfiyette olmanız temennisi ile…
Allah yâr ve yardımcınız olsun.Allah’a emanet olun… (İsmail Uysal, F Tipi Kapalı Cezaevi, Bolu)
* * *
Esselâmü Aleyküm
Şânı yüce Rabbimizin feyzi, bereketi ve ihsânı sizin üzerinize olsun.
Sevgili Şebnem damlaları!.. Sizleri büyük bir beğeniyle takip ediyorum. Derginizdeki yazıların, konuların hepsi özenle seçilmiş birbirinden farklı güzellikte…
Yüreklerimiz rahmet damlalarına öyle hasret ki, bu hasreti dindirebilecek bir isim deryası olan Şebnem’i, Altınoluk ve Söz Ola’yı tanıdığım ve bu rahmet damlalarından bana da nasip ettiği için önce Rabbime sonsuz hamdü senalar olsun. Ve Şebnem Dergisi’nde emeği geçen, küçücük bir hardal tanesi kadar bile emeği olan tüm gönül erlerine sonsuz sevgi, saygı ve muhabbetlerimle selamlıyorum. Rabbim yâr ve yardımcınız olsun…
Kayseri’den, tekrar sevgi ve saygılarımla. (Emine Rânâ Eşkici-Kayseri)
* * *
Yayınlarınız ve dergileriniz öyle güzel ki, övgü yağdırmaya gerek yok. Çünkü anlatılanlar zaten güzel, anlatanlar güzel olmaz mı? Ben bir “edebiyat” öğrencisiyim. Size yazdım, çünkü ardınızda bekleyenleriz. Biz gençler öyle açız, öyle susuzuz ki, hemen arkanızdayız. Asr-ı saadetten ayrılalı, asr-ı saadeti sizlerler arıyoruz. Ben de küçük bir pâye edinmek istediğimden acemî bir edebiyat öğrencisinin şiirlerini yolluyorum size…
Yaşamak buysa eğer,
Ben nasıl tahammül edeyim
Bu hasret, mahşere kadarsa eğer,
Dur, bekle, ben de geleyim! (Hülyâ Bayraktar-Kırşehir)
YORUMLAR