Ibs Röportaj

Geçen sayımızda IBS’in tarihçesi ve faaliyetleri hakkında sizinle konuşmuştuk. Röportajımıza bu sene yapmış olduğunuz kurban faaliyetleri ile devam etmek istiyoruz. Bu konu hakkında daha teferruatlı bir bilgi verebilir misiniz?

Öncelikle bize bu fırsatı verdiğiniz için IBS adına, derginize çok teşekkür ederim. Sizin de belirttiğiniz gibi geçen sayımızda derneğimizin yaptığı faaliyetler hakkında genel olarak konuşmuştuk. Ama bu faaliyetler arasında özellikle bu yılki kurban organizasyonu üzerinde tafsilâtlı olarak konuşmak isterim. Çünkü ilk defa bu kadar farklı ülkelerde, bu kadar geniş çaplı bir kurban organizasyonu gerçekleştirdik. Ve yine ilk defa halkımızın bu organizasyona büyük bir teveccühü oldu. Anadolu’da her bölge, her şehir dünyadaki muhtaç kardeşlerine kucak açtı. Ekmeğinden, lokmasından, yüreğinden bir parçasını kopardı ve kardeşleriyle paylaştı. Anadolu’nun bu sıcakkanlı, cömert ve fedâkâr insanlarının yardımlarını IBS, ülkemiz adına dünyanın dört bir tarafına hassasiyet ve şerefle ulaştırdı.

 Kurban organizasyonu yaptığımız yerleri ülke ülke sayacak olursak: Brezilya, Kolombiya, Bolivya, Ekvador, Nijer, Gine-Bissau, Senegal, Lübnan, Pakistan, Hindistan, Açe, Kazakistan, Moğolistan, Kırgızistan, Kırım, Rusya, Kafkaslar ve Balkanlar…

Allah rızâsı için böyle bir hizmete yürek vermiş, birkaç kuruşu ile de olsa destek olmuş veya en azından gönlünden geçirmiş olan bütün kardeşlerimize, sizin şahsınızda teşekkür ederiz.

Kurban kestiğiniz bu bölgeler hakkında biraz daha bilgi verebilir misiniz?

Memnuniyetle… Öncelikle organizasyonunu üstlendiğim Güney Amerika ile başlamak istiyorum.

Güney Amerika’da dört ülkede kurban kestik. Brezilya, Kolombiya, Ekvator ve Bolivya... Dünyanın neredeyse öbür ucu denilebilecek bu bölge ile tanışmamıza Ahmet Garcia adındaki bir kardeşimiz vesile oldu. Kendisi, iki yıl önce müslüman olmuş ve hâlen Türkiye’de ikamet etmekte… Bu bölgeye de kendisiyle beraber gittik ve buraları iyi tanıyan birisi olarak başından sonuna kadar canla başla gayret etti. Allah ondan râzı olsun.

Ahmet Garcia, bayramdan önce Kolombiya, Bolivya ve Ekvator’daki kurban faaliyetlerini organize edip vazife alacak kardeşleri tâyin ettikten sonra Brezilya’ya geldi. Orada buluştuk. Çünkü Brezilya’yı merkez kabul etmiştik. Müteâkip günlerde de en çok kurbanı Brezilya’da kestik. Elhamdülillâh, çok bereketli bir kurban bayramı yaşadık. Bir çok yeni kardeşimizle tanışma fırsatı bulduk. Güzel Türkiyemizin güzel insanlarının selâm ve hayırlarını getirdiğimizi söyledik, çok sevindiler. Bazıları, sadece harita üzerinden tanıdıkları, bazıları da ismini yeni duydukları bir müslüman ülkeden kardeşlerinin gelip kendileriyle buluşmasına, tanışmasına hem çok şaşırdılar, hem de çok duygulandılar. Hatta bazıları:

“-Bizi, kıtalar ötesinde yaşayan kardeşlerimiz hatırladı, öyle mi?” diyerek gözyaşlarına boğuldular.

İngiliz işgali sırasında Ortadoğu’dan göç ederek bu ülkeye yerleşen Osmanlı vatandaşı Arap kardeşlerimizin torunları ile de karşılaştık. Brezilyalılar o zamanlar, göçmenlerin Osmanlı pasaportlarına bakarak onlara «Türko» demişler. Hâlâ bu şekilde biliniyorlar. Bu Arap kardeşlerimiz de:

“-Elhamdülillah, yıllar sonra da olsa, bize yine Osmanlı’nın torunları yardım ediyor!..” diyerek sevinç ve minnet duygularını dile getirdiler.

Brezilya’da yaklaşık on bölgede kurban faaliyetimiz oldu. Kurban faaliyetimiz, ardından başka bereketli neticelere de vesîle oldu. Bu hizmet münâsebetiyle gece gündüz çalışırken, bizi yakından tâkip eden bir Brezilyalı da müslüman oldu. O’nu en çok etkileyen şey, bu yardım ve hizmetlerin, insanlardan bir karşılık beklemeksizin sırf Allah rızası için yapılmasıydı. Adı Mario idi, Muhammed oldu. Tabiî bu büyük hâdiseden, böyle bir organizasyona gönül veren bütün hayırsever kardeşlerimiz de hisse alarak nasiplenmiş oldu.

Ardından IBS; oradaki ihtiyâca binâen Brezilyalı kardeşlerimizin bir araya gelebilecekleri bir merkez açılmasına öncülük etti. Son öğrendiğimize göre,  bir ay içinde bu merkezde onyedi kişi müslüman olmuştur. Temennîmiz, bu hayır ve bereket yüklü yardımların, daha nice insanın İslâm’la buluşmasına vesîle olması…

Ayrıca Türkiye’ye önyargıyla bakan bazı insanlar da bu faaliyetler neticesinde Türkiye sevdalısı oldular.

Kurban Bayramı namazında, bu bölgelerde bulunan imamlar, okudukları hutbelerde devamlı Türkiye’mizi ve Derneğimizi öven ifâdelerle şükrânlarını dile getirdiler. Namazın akabinde yardım yapan ve ulaşmasına vesîle olan kimselere de ayrı ayrı duâlar edildi.

Brezilya, bize, fizîkî olarak da, mâlumât olarak da hayli uzak bir ülke… Oranın hayat şartları hakkında biraz bilgi verebilir misiniz? Brezilya nasıl bir yer?

Çok enteresan bir ülke... Oldukça kozmopolit. Her kıtadan göç etmiş milyonlarca insanı bir arada görebiliyorsunuz. Araplar, İspanyollar, Japonlar, Almanlar, Afrikalı ve Asyalı göçmenleriyle tam bir dünya devleti... Yüz ölçümü Türkiye’nin herhalde beş-altı katı… Amazon ormanlarıyla, tropikal bölgeleriyle ünlü bir ülke…

Ancak sosyal dengesizlik had safhada!.. Zenginle fakir arasında dev bir uçurum var. Fakirler, sayı itibariyle zenginlerden onlarca kat daha fazla… Kısacası fakiri çok fakir, zengini çok zengin!.. İki yüz milyona yakın nüfusa sahip… Bunlardan bir buçuk milyonu Müslüman... Halkın büyük çoğunluğu Hıristiyan ve ateist!.. Allah korkusu ve dînî ahlâk olmadığı için insanlar arasında yardımlaşma oldukça asgarî seviyede... İnsanlar, kendi kabuklarına çekilmişler ve tamamen ferdî bir hayat tarzı seçmişler.

Sokakta yaşayan milyonlarca insan var. “Favela” denilen gecekondu semtleri ise, kelimenin tam anlamıyla insanlık için utanç verici manzaralarla dolu: Yoksulluk, açlık, hastalık ve suç zirve yapmış durumda!.. Hırsızlık, cinâyet ve gasp oranı çok yüksek.

Brezilyalı Müslümanlar da ülkenin bu iktisâdî şartlarından etkilenmiş durumda… Kendileri de büyük oranda ihtiyaç sahibi olduğu için etraflarına pek yardım edemiyorlar. İşte derneğimiz, bu şartlar altındaki bir ülkeye, Ahmet Garcia kardeşimizin tavsiyesi ve rehberliği ile ulaştı.

Brezilya’daki faaliyetlerimizin yanısıra Ekvator, Bolivya ve Kolombiya’da da benzer manzaralarla karşılaştık. İnşallah bundan sonra da, imkânlar nisbetinde buralardaki kardeşlerimize şefkat elimizi uzatmaya devam edeceğiz.

Peki Brezilya’daki müslüman hanım kardeşlerimizin durumları nasıl?

Brezilya ve benzeri ülkelerde, müslüman bir kadın olmak gerçekten zor. Organizasyon yaptığımız bazı bölgelerde hanım kardeşlerimiz de geldi. Çoğu yeni müslüman olmuş ve yıllardır alıştıkları hıristiyan hayatını terk etmeye çalışan kadınlar... Bir müslüman gibi yaşamaya çalışıyorlar. Tabiî içlerinde yaşadıkları toplum, onların hayatlarındaki bu yeni değişikliği kabullenemeyen insanlarla dolu... Sokaklarda başörtülü oldukları için sözlü hakaretlere uğruyorlar.

Kimi evli iken müslüman olmuş; çocukları ve hıristiyan kocası var. Açıkta kalma ve çocuklarından ayrılamama endişesinden dolayı birtakım kararlar almakta zorlanıyorlar. Kimi arkadaş bulamama sıkıntısı içinde... Etrafında dostluk kuracağı müslüman bir kimse yok. Yalnızlık içindeler. Yeni kabul ettikleri, ama daha tam olarak ne olduğunu bilmedikleri bir dini öğrenmeye ve yaşamaya çalışıyorlar.

Bu hanım kardeşlerimiz, Cenâb-ı Hakk’ın kolaylık, sabır ve güç vermesi için Türkiye’deki kardeşlerinden duâ istiyorlar.

Gerçekten kardeşlerin birbirinin gıyâbında duâ etmesi çok önemli!.. Biz, onların, onlar da bizim duâlarımıza muhtaç, anlaşılan... Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Bizler, IBS olarak, Brezilya ve diğer muhtaç ülkeleri, sadece kurbanda değil, senenin her ayı hatırlamaya karar verdik. Bu sebeple buralardaki muhtaçlara ulaştırmak üzere, hayırsever kardeşlerimizin her türlü adak, aynî ve nakdî yardımlarını bekliyoruz.  Her hayırseverimizi de, bu büyük hizmet için «IBS’in fahrî temsilcisi» îlân edip bu uğurda çevresini hayra teşvik etmeye davet ediyoruz. Unutmayalım ki, Peygamber Efendimiz, bir hayra vesîle olan kimsenin de, o hayrı yapan gibi ecre nâil olacağını haber vermiştir.

Son olarak, derneğimizle irtibat kurmak isteyenlere telefon numaramızı hatırlatmak isterim: 0216 460 07 40.

Bu çağrınız gönlü merhametle dolu okuyucularımızda mutlaka karşılığını bulacaktır, inşaallah. Gelecek ay, diğer ülkelerdeki faaliyetleriniz hakkında da bilgi almayı ümid ediyoruz. Allah hayırlı hizmetler ihsân eylesin!..