“Seni lâyık olduğun şekilde senâ edemem,
Sen kendini nasıl senâ ettiysen öylesin.”
(Hadîs-i Kudsî)
Güzel kardeşlerim; bu ayki yazımda sizleri, merhum Mûsa Topbaş Hazretleri’nin Allah muhabbetini dolu dolu hissettiren şu niyazıyla baş başa bırakıyorum:
“Sevgi kâsesinden içir Allâh’ım.
Sevilmeye lâyık tek varlık vardır; o da Sensin Allâh’ım!
Hürmet edilmeye, sayılmaya, sevilmeye lâyık tek varlık vardır; o da Sensin Allâh’ım.
Rükû edilmeye, secde edilmeye lâyık tek varlık vardır; o da Sensin Allâh’ım.
Bir kula sevgi kâsenden ne kadar içirirsen, o Seni o derece sever.
Demek ki, bir kul için Seni sevmek farz oldu.
Ne mutlu o kişiye ki, Seni sevdi ve bu ihsan edilen sevginin kıymetini bildi, değerlendirdi. Bu değerlendirmede basîret gösterenler ki, onlar kulluk vazifelerini îfâ edebildiler.
Ancak Senin sevdiğin kullar kemâle erdi. Onların gönüllerinden her türlü dünya ve ukbâ zevkleri çıktı. Dolayısıyla sevdikleri “tek” oldu. “Tek”i seven de murada erdi. Onlar o “tek” ummânına daldılar. Kalplerini, gönüllerini hep o “tek” işgal etti. Böyle olunca, kalpte tek Allah Teâlâ’nın sevgisi istikrar buldu ve o gönül pek kıymetli bir deryâ, bir hazine oldu.
Yâ Rab! Bizi de sevgi nîmetinden mahrum eyleme! Her şey Senin sevginle yeşerir, canlanır, kuvvet bulur. Bu sevgi; şevk, aşk hâline dönüştüğü zaman sahibini sarhoş eder. Çünkü kendi aradan çıkmış, sevdiğiyle var olmuştur. Kendi aradan çıktığında ise, Rabbü’l-Âlemîn Hazretleri’nin, yani Senin her türlü ikram ve ihsanına nâil olmuştur.
Yâ Rab! Sevdiklerini sevdir. Başta Rasûl-i Ekrem -sallâllâhu aleyhi ve sellem Efendimiz Hazretleri’ni sevdirdiğin gibi, sevilmeye lâyık olan her dostunu sevdir. Sırasıyla bütün Ehl-i Beyt’inin, ashâb-ı kirâm hazerâtının, hülâsâ İslâmiyet’i seven ve ona hizmet edenlerin, bilâ istisnâ, hepsinin ayaklarının tozu eyle!
Yâ Rab! Senin sayende, Seni seviyoruz. Yine Senin sayende, sevdiklerini seviyoruz. Yine Senin sayende, Seni sevenleri seviyoruz. Yine Senin sayende seni sevenleri, sevenleri seviyoruz.
Yâ Rab! Bizleri sevdiklerin ile hemdem eyle, onlardan ayırma! Onların yanı cennet, uzağı ise cehennemdir. Âmin.
YORUMLAR