Hatırlamaktır bütün günahları…
Bağışlanmak uğruna, son nefesi gözden çıkarmaktır. Bir aynada, itiraf dolu muhabbettir. Ve son cümlenin yazılacağı tertemiz sayfaların hayalidir. Öyle bir son ki, bütün başlangıçları kıskandıran…
Sahte aşkların kendilerini savurdukları bir rüzgârdır o. Meleklerin dahî geçemediği bir çizgidir. Yanmayı göze alsan bile yanamamanın verdiği hüzündür aşk… Kanadın olsa dahî taşımaz o ateşlere seni. Bir yanın suya bakar, ne de olsa.
Kalbini ikiye bölmüş herkesin dilindedir. Zannederler ki, bölünmek, en güzel aşkın temsilidir. Bilmezler, gerçek aşk, yalnızca o yüce tekliğe aittir; bölünen kalpler ise, tekliğe giden vesiledir.
Dünyada aşk nîmetini tattığın zaman başlar yolculuğun… Sahtelikten gerçekliğe giden bir kapı aralanır. Kimileri görmez kapıları, sahtelikte takılır; kimi ise kapıyı aralamak için oradadır. Dünya nîmetini, kalbine doldurmadan âhirete taşırırsan, ancak adı “aşk” olur. Gün gelir takılır içinde bir yerde aşk. Nîmete şükürsüzlük etmeden, isyansız yutkunmalar başlar sabırla. Bu bir imtihandır anlayana… Bir kapı aralamak kolay değildir. Anahtarın verilişi, sancılı geçecektir. Ya geçersin bu sınavı, ya da kalırsın. Bir gözyaşı, bir yudum su olur, bütün takılanları arşa çıkarır. Hasbihâl edersin Rabbinle, o yüce Teklik gerçeği anlatır sana, bütün kudretiyle. İkiye bölünmüş kalbin, yeniden kaynaşır birbiriyle... Asıl lâyıkını bulur ve kendini var edene adanır.
Bir insan değildir, senin dâvân... O yalnızca bir başlangıçtır, bir sebep. Biz âciz kulların dilinden konuşmadır sadece. Sebeplerle süslenmiş hayatımızdaki ayrıntıdır.
Bölünmüş bir yüreğin hassaslığına özen gerekir. Cömertçe yüreğini ikiye ayırmış bir kalbe saygı yakışır. Kim bilir belki de olmayan saygı ile imtihan kapısı açılır. İki netice vardır; ya takılırsın sayılı nefesi olan fâniye, yüreğini onun için böldüğünü haykırırsın âcizce, düşünmezsin aşk nimetinin bu yolculukta azığın olduğunu, ya da asaletine yakışır bir şekilde susarsın ve sessizliğin anlatır Rabbine giden yolun güzelliğini, O’nun (c.c.) sana verdiği değeri...
Aşk hak eder, bütün övgüleri. Muhabbet uğruna yaratılmış bu âlemde, sevmenin en ince hâlini yaşarsın. Habibliğe duyulan hasrettir her şeyin sebebi. Bir insan ile başlar bu sıfat, sonra yetinmez gönül, bekler yücelerden geleni…
Aşk yaşandıkça çiçek açar, açtırır. Sevgi için yaratılan kâinât dile gelir. Gözler, Rabbe giden yolu gösterir. Aşk, muhabbetle arınmaktır. Kalaylanır yürek; acıya da, sevgiye de hazırlanır.
Ve aşk, lâyık olana yakışır…
YORUMLAR